Bookwalker

Bookwalker bizimkinden farklı bir zamanda geçiyor, bu alternatif zamanda yazarlar kitapların içine girebiliyor, istedikleri değişiklikleri yapabiliyor ve eserlerini bu şekilde hayata geçiriyor. Elbette yazarların istediği kitapların içine girebilmesi denetimsiz bırakıldığı takdirde sorunlara yol açabilir, bu yüzden de bunları denetleyen bir polis teşkilatı mevcut.

Biz oyunda Etienne Quist isminde bir yazarı canlandırıyoruz. Oyunun başında sebebini bilmiyor olsak da işlediğimiz bir suçtan dolayı 30 yıl kamu hizmeti cezası almışız. Özel bir kelepçe sayesinde yazarlık yeteneğimizi almışlar, kitaplarımız da toplatılmış ve yasaklanmış. Etienne öylece durup 30 yıl boyunca kamu hizmeti yapmak istemiyor, isyan ediyor ve kelepçelerinden kurtuluyor...

Bookwalker iki farklı perspektiften oynanıyor. Gerçek dünyada dolaşırken her şeyi birinci şahıs kamerasından görüyoruz, kitapların içine girdiğimiz zaman ise izometrik kamera açısına geçiyoruz. Her bölümde bize bırakılan bir kitap ve bir not var, o kitabın içine giriyor ve notta bizden istenilen eşyayı çalmaya çalışıyoruz. İçine girdiğimiz kitabın türü bulunduğumuz ortamları da belirliyor, bazen bir uzay gemisine giriyor, bazen de bir mahzende buluyoruz kendimizi.

Oyunun oynanış şekli klasik point and click macera oyunlarını andırıyor. Eşyalara tıklayıp bulmacalar çözüyoruz, arada bir sıra tabanlı savaşlara giriyoruz. Savaş deyince gözünüz korkmasın, bunlar hikayeye hareket katmak için tasarlanmış ve oldukça basit savaşlar. Olur da başarısız olursanız da hemen yakın bir yerde canlanıyorsunuz zaten, yani oyun size herhangi bir zorluk çıkarmıyor.

Bookwalker'da aslında yalnız değiliz, size henüz Roderick'ten bahsetmedim. Etienne daha oyunun başında metal bir kutunun içinde bir kitaptan sökülmüş bir karakter buluyor ve o kutuyu boynuna asıyor. Roderick ismini verdiğimiz bu karakter maceramız boyunca bize özellikle de başarılı analiz yeteneğiyle yardımcı oluyor.

Oyunda verdiğimiz kararlar son derece etkili. Girdiğimiz bölümlerde hedefimize ulaşmak için bazen kötü yolları seçebiliyor, kitaplarda yaşayan karakterlere zarar bile verebiliyoruz. Ancak doğuştan iyi huylu olan Roderick eğer biz kötü yolları tercih edersek bize kızmaya başlıyor, onu memnun etmeye çalışırken de görevimiz başarısız olabiliyor. Yani bu dengeyi çok iyi kurmanız lazım. 

Bookwalker'ı oynarken Etienne'nin neden 30 yıl gibi uzun süreli bir cezaya mahkum edildiğini, yazarların kitapların içine girebildiklerini nasıl fark ettiklerini ve bunu nasıl başardıklarını, neden kitapların içinden tuhaf eşyalar çalma görevleri aldığımızı anlamaya başlıyoruz ki oyunun hikayesi gerçekten de son ana kadar merakınızı sıcak tutacak cinsten.

Eğer siz de sizi pek fazla zorlamayacak, harika bir hikaye anlatan bir oyun oynamak isterseniz; kitapların içinde dolaşma fikri size cazip geliyorsa Bookwalker'ı çok seveceksiniz.

Giriş yapmak istediğiniz aboneliği seçiniz.