Bundan tam dört yıl önce duyurulan L.A. Noire, yayınlanan kısa tanıtım videosunun ardından sessizliğe bürünmüştü. İlk bilgileri oyuncularla paylaşan Avusturyalı geliştirici Team Bondi, L.A. Noire’in 1940’ların Amerika’sında geçen bir aksiyon oyunu olacağını ve yeni nesil konsollarda boy göstereceğini söylese de sessizlik devam etti. Ta ki günümüze kadar. Gördük ki Team Bondi, sessiz kaldığı süre boyunca gelecek yıl satışa sunulacak oyunu için çok çalışmış!
Ortağımız oyunda güvenebileceğimiz tek kişi!
Geliştirilmeye altı sene önce başlanan L.A. Noire, kontrol ettiğimiz karakter olan Cole Phelps’in hikayesini anlatıyor. İkinci Dünya Savaşı’nda bulunan Phelps, ordudan ayrıldıktan sonra kariyerine polis olarak devam etme kararı almış. Biz ise karakterimizin Melekler Şehri Los Angeles’ta göreve başlamasıyla giriş yapacağız L.A. Noire’e. Ahlak Masası’nda başladığı görevinde Cinayet Masası'na yükselene kadar başından geçen olaylara tanık olacağımız Phelps, birbirinden farklı davalarda yer alıp bunları çözmeye çalışacak.
40’lı yıllarda geçecek oyunda dönemin havası karanlık bir şekilde yansıtılıyor. Amerika’nın yavaş yavaş yükselişe geçtiği bu dönemde Los Angeles’taki değişimlere bizzat tanık olacağız. Her yerde caz müziğin çalındığı, otobanların şehri henüz kuşatmadığı ve Hollywood’da ilk ticari televizyon istasyonunun kurulduğu bu yıllar, Los Angeles Polis Departmanı (LAPD)’nın kirli işlere bulaştığı ve şehrin arka sokaklarında karanlık işlerin döndüğü zamana da denk geliyor. Şehrin iki yüzünü de görmek ilginç olacak gerçekten.
L.A. Noire sıkı takip sahneleriyle aksiyonu bir an bile olsun düşürmeyecek!
L.A. Noire Sandbox Game kategorisinde yer alıyor, yani oyundaki hikaye çizgisel bir doğrultuda ilerlemeyecek. Örneğin Phelps bir cinayet davası aldıktan sonra ilk olarak olay yerini inceleyecek. Burada elde ettiği deliller doğrultusunda maktulün ailesi ve dostlarıyla görüşecek karakterimiz, bir şeyden kuşkulandığı taktirde onun üstüne gitmekte serbest. Bu yüzden oyunda birçok şüpheliyi sorgulayacağız, L.A. Noire’in en önemli özelliklerinden olan MotionScan teknolojisi de sorgulamalarda büyük rol üstlenecek. Türkçeye hareket tarama olarak çevirebileceğimiz bu teknoloji, şu ana kadar eşine rastlamadığımız gerçeklikte yüz ifadeleri ve ağız animasyonları yaratmaya sağlıyor. Oyundaki karakterleri canlandıracak insanların 32 adet kameranın bulunduğu beyaz, gölgesiz bir odada taranmasıyla elde edilen animasyonların tamamı oyuna aktarılıyor. Böylece şüpheliler ve diğer karakterlerle yaptığımız konuşmalarda karşımızdakilerin doğru söyleyip söylemediğini yüz ifadelerine bakarak anlayabiliyor, kuracağımız diyalogları bu şekilde belirliyoruz.
Aksiyon sahnelerinin de eksik olmayacağı oyunda, karakterimiz Phelps asker kökenli bir dedektif olduğu için çatışmaya girmekten kaçınmayacak. Ortağı ile gerek koşarak, gerekse aracıyla cadde trafiğini birbirine katarak şüpheli ve katilleri kovalayacak. Tam olarak 2.200 sayfalık bir senaryoya sahip L.A. Noire; hikaye örgüsü ve MotionScan teknolojisi ile video oyunlarında yeni bir dönemin işaret ediyor. Uzun geliştirme sürecinin hakkını fazlasıyla vereceğini düşündüğümüz yapım, 2011’in ilk yarısında oyun severlerle buluşacak.